Yaşamın İçindeki Kırılım Dönemleri | Satürn, Uranüs, Ay Düğümleri Döngüleri

Yaşamın İçindeki Kırılım Dönemleri
İlk Satürn Döngüsünü geride bırakmış olmanın şükür hissi ve "bundan sonra ne yapmalıyım?" düşünceleriyle, yaşamın rutin akışından kopmadan en sevdiğim şeylerden birini yapmak için oturdum ve size yaşamdaki önemli kırılım dönemlerinden bahsetmek istedim.
Son dönemde burç değiştiren kolektif ve sosyal gezegenler bu dönüm noktalarının başrolleri. Uranüs, Neptün, Plüton ve tabii ki Satürn. Jüpiter de önemli elbette. Özellikle danışanlarımın haritasında sık sık karşılaşmaya başladığım Natal Uranüs-Transit Uranüs karşıtlığı deneyimi, bu yazı için tetikleyici oldu. Uranüs, bir doğum haritasında özgünlüğümüzün, özgürlüğümüzün ve bireyselliğimizin hangi konularda ortaya çıkacağının temsilcisidir. Bir burçtaki yolculuğu ortalama 7 yıl sürdüğü için Uranüs'ün etkisini kişiselleştirmek için haritamızda hangi evde olduğu ve kişisel gezegenlerimizle nasıl açılar yaptığı önemlidir. Uranüs, bulunduğu burcun temasında ortaya koyacağı değişim, anilik ve bireysellik etkilerini herkes için farklı konularda açığa çıkarır. Kimimiz için kariyer, kimimiz için ilişkiler, kimimiz içinse finansal konular ya da daha fazlası diyebiliriz.
Uranüs'ü 10. evde bulunan biri için değişim, özgünlük ve özgürlük kariyer ya da toplumsal imajı gibi konular üzerinden yansıyacaktır. Kişi bireysel bir kariyer inşa etmek isteyebilir, oldukça özgün bir kimlikle tanınabilir. Ana akımdan farklı otantik işler yapabilir, daha sonra onları bırakabilir de. Uranüs'ün bulunduğu alanda kök salmanın aksine, özgür olmak isteriz. Köhneleşmiş veya esaret oluşturan ne varsa onlara başkaldırırız. Tüm kanıksamaların aksine bir yol izleriz ve bildik yoldan gidenlerden ayrışırız.
Tüm bunları bilinçli şekilde yapabilmek olgunluk ister, olgunluk ise Satürn'dür. Satürn'ün bireyin kendisini tanımlamasını, sınırlarını ve sorumluluklarını bilmesini ifade eden yönüyle, bizler ilk Satürn döngümüze kadar olgunlaşma temelli çeşitli sınavlardan geçeriz. Aile, eğitim, iş, sağlık, finansal konular ve ilişkiler gibi alanlarda kazandığımız disiplin ve olgunluk, kendi bireyselliğimizi, özgürlüğümüzü ve otantikliğimizi ortaya koyabilmenin omurgasını oluşturur. İlk Satürn Döngüsü başlı başına bir kırılım dönemidir. Döngüye kadar inşa edilen veya edilmeyenlerle yüzleştiğimiz, önemli kararlar aldığımız bir süreçtir.
Bu dönemden aldığımız çıktılar sonucunda yeniden temellendirmeye çalıştığımız hayatımız, yaklaşık 7 yıl sonra 36-37 yaşlarımızda Satürn'ün ikinci döngüsünün ilk karesi ve Transit Ay Düğümlerinin haritamızdaki Ay düğümleriyle aynı burçlara gelmesiyle yeni bir kritik evreye girer. Bu, yaşam yolculuğumuzun kilit noktalarını ifade eden Satürn ve Ay düğümlerinin bizi aynı anda mercek altına alması anlamına gelir. Bir yandan Satürn'le attığımız temelin ilk krizi ve gelişim mücadelesiyle uğraşırken, diğer yandan tutulmalar ile ilerlememiz gereken yönde önemli bir seviye atlamamızı sağlayacak kararlar gündemimize oturur.
Bireysel haritamızdaki Ay düğümlerini, Satürn'ü ve Güneş'i yeterince anlayabilirsek, yolculuğumuzda karşılaşacağımız nice şeye karşı farkındalığımız artarken yaşananları anlamlandırmamız çok daha kolay olur. Bu, yaşamda kendimize harika bir rehber edinmek gibi. Böylece, kırılım dönemlerinde bizi çıkmazda hissettiren durumlara karşı ortaya koymamız gereken tavrın bilincinde olabilir, yaşananlara göğüs gerebilmek çok daha kolaylaşır.
İnsanın kendini teskin etmeyi öğrenebilmesi, yaşamın zorlu kırılım dönemlerinde en büyük sığınağı olduğu gibi, aslında tüm yaşananların da en büyük çıktısıdır. Özellikle 42 yaşına geldiğimizde bu teskine her zamankinden daha çok ihtiyaç duyabiliriz. Bu dönemde yaşadığımız Uranüs-Uranüs karşıtlığı son derece sarsıcı bir şekilde gündemimize oturur. Burası, o güne dek verdiğimiz tüm kararların ve hayatımızda var ettiğimiz şeylerin dibine dinamitin döşendiği, çoğunluk için yıkıcı, bir kısım içinse özgürleştirici olabilecek bir süreçtir.
Kendi bireyliğini, sorumluluklarını, özgünlüğünü özgürce ortaya koyabilenler için bu dönem, bazı şeylerin aynen devam etmemesi gerektiğiyle yüzleşerek bilinçli ve köklü bir değişim dönemi olabilir. Ancak içsel ve dışsal sebeplerle bastırılmış, özgürce kendini ifade edememişler için bu dönem, kartopunun yuvarlanarak çığa dönüşmesi gibi güçlü bir "ben buradayım" etkisi yaratacak sürprizlerle gelebilir. Kariyerde beklenen terfinin gelmemesi, ilişkideki derin tatminsizlik, finansal bağımlılıklar ya da seçim imkanının olmayışı gibi durumlar bu dönemin mimarı olabilir. Bu evre, bastırdığımız kendiliğimizin ve bireyliğimizin yüzleşme dönemidir.
Şimdilerde Uranüs'ü Yay'da olanlar için bu masa kuruldu bile. Uranüs'ü Yay burcunda olanlar, kendinize şu soruları sorun:
Bugüne kadar inandığım şeyler gerçekten bana mı ait, yoksa başkalarının bana öğrettiği kalıpları mı yaşıyorum?
Özgürlüğümü hangi alanlarda gerçekten yaşıyorum ve hangi alanlarda hala görünmez zincirler taşıyorum?
Kendi hikayemi yaratmaya cesaretim var mı, yoksa başkalarının hikayesini ödünç alarak mı yol alıyorum?
Elbette Uranüs'ün haritanızda bulunduğu ev asıl muhatabınızdır. Transit Uranüs tam karşı evindeki gelişmelerle onu hedef alacaktır. Özellikle 4/10 aksında gerçekleşen Uranüs-Uranüs karşıtlığı, hayatı tam anlamıyla altüst eden bir dönem olabilir.
Ve en önemlisi bu gezegenlerin amacı hayatımızı altüst etmek değildir. Onların bizimle hiçbir ilgisi de yoktur. Onlar sadece kendilerine has bir dille, görmek isteyene bir şeyler işaret ederler.
Yorumlar (0)